Haldun Taner’in Ölümüsüz Eseri “Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım” Şehrin Tiyatrosunda
Yazılmasının üzerinden 60 yıl geçmesine rağmen hala güncelliğini koruyan Haldun Taner’in “Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım” oyunu Yelda Baskın rejisiyle İBB Şehir Tiyatroları seyircisiyle buluşuyor.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları Haldun Taner’in yazdığı, Yelda Baskın’ın yönettiği “Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım” oyununu seyirciyle buluşturuyor. Oyun, 27 Kasım 2024 Çarşamba günü 20.30’da Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde ilk gösterimini yapıyor.
Epik Tiyatro’nun büyük ustası Haldun Taner, bu kült eserinde 31 Mart Vakası’ndan 71 Muhtırası’na kadar bireysel ve toplumsal anlamda yaşanan dönüşümlerin yanı sıra hiç değişmeyen şeylerin taşlamasını yapıyor. Oyunda yoksul bir aileden gelen, hayatı sorgulamadan yaşayan “dürüst” Vicdani ile varlıklı bir ailede doğan, servetine servet katarak yükselebilmek için her yolu mubah gören Efruz isimli iki zıt karakterin hayat hikâyesi aktarılıyor. Hiciv, mizah ve yer yer hazin hikâyelerle ilerleyen oyun, sınıfsal farklılıkların birey ve sosyal yaşam üzerindeki etkileri, insan tabiatı, vatan sevgisi, iyilik-kötülük gibi konulara dair sorular sorduruyor. Vicdani kendi gibi olanlara şöyle sesleniyor: “Ey benim kardeşlerim/ İbret olsun hayatım/ Açın ne olur gözünüzü, / Sakın siz de benim gibi/ Safçasına/ Plak olmayın”
Oyunun yönetmeni Yelda Baskın, eseri şöyle anlatıyor:
““Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım” düsturuyla biçimlendirilmiş bir toplumda, birey olmasına izin verilmemişlerin hikayesi… İşte, bu bizim hikayemiz.
Haldun Taner klasikleşen bu eserinde; iktidarların görev bilincini suistimal ederek, milli ve dini duyguları kullanarak “sıradan” insanı nasıl sömürdüğünü hicvediyor. Vicdani, Efruz karakterleri üzerinden…
Vicdani ve Efruz oyunda sadece iki karakter değil aynı zamanda iki sınıfın temsilcisi…
Haldun Taner, sınıfsal farklılıkların insan hayatını nasıl şekillendirdiğini çarpıcı bir şekilde gözler önüne seriyor.
Oyun boyunca değişen tarihsel ve toplumsal olaylar yirminci yüzyıl Dünya’sının ve Türkiye’sinin panoramasını çiziyor. Güncelliğini yitirmeyen bu eser, sadece geçmişi anlatmıyor, bugünü anlamak için bizi geçmişimizle buluşturuyor.
Shakespeare nasıl “Çürümüş bir şeyler var” diyorsa,
Molière yaşadığı toplumun ikiyüzlülüğünü ve gülünçlüğünü nasıl aktarıyorsa,
Haldun Taner de çürümenin, ikiyüzlülüğün, birey ve toplum olamayışımızın izlerini sürüyor.
Biz de Haldun Taner’in kılavuzluğunda bu iz sürmeye eşlik ediyoruz.
Komedinin ve trajedinin iç içe geçtiği oyunumuzda…
Toplumsal eleştiriyi dozunda yapabilmek ne büyük marifet, dili bu denli iyi kullanabilmek, kendi insanını böylesi tanıyabilmek… Bizler içinse bu büyük usta ile buluşabilmek, ne mutluluk!
Yazılışının altmışıncı yılında Haldun Taner’in “Gözlerimi Kaparım Vazifemi Yaparım” oyununu Şehir Tiyatroları’nda iyi bir ekip ile çalışabildiğim için bahtiyarım.”
Müziğini Sercan Büyükedes’in, dramaturgisini Gökhan Aktemur’un, dekor tasarımını Barış Dinçel’in, kostüm tasarımını Nihal Kaplangı’nın, koreografisini İlkem Ulugün’ün, ışık tasarımını Fatih Mehmet Haroğlu’nun, efekt tasarımını Metin Küçükyılmaz-Nesin Coşkuner’in, korrepetitörlüğünü Sinan Arslan’ın yaptığı, fotoğraflarını Sadi Ayan’ın çektiği oyunda Alp Tuğhan Taş, Aybar Taştekin, Cafer Alpsolay, Can Alibeyoğlu, Doğan Şirin, Emrecan Karakurum, Özgür Atkın, Özgür Dağ, Seda Çavdar, Yiğit Ali Uslu rol alıyor.
Oyun, 27-30 Kasım 2024 tarihleri arasında Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı