Notice: Function _load_textdomain_just_in_time was called incorrectly. Translation loading for the all-in-one-seo-pack domain was triggered too early. This is usually an indicator for some code in the plugin or theme running too early. Translations should be loaded at the init action or later. Please see Debugging in WordPress for more information. (This message was added in version 6.7.0.) in /var/www/vhosts/tanitimsitesi.com.tr/public_html/wp-includes/functions.php on line 6114
Sinek ve Böcek Isırıklarına Karşı 5 Önemli Adım - Tanıtım Sitesi - Firmaların Tercihi
Yaşam

Sinek ve Böcek Isırıklarına Karşı 5 Önemli Adım

Sonbaharda havaların henüz çok fazla soğumadığı bu dönemde açık hava, park ve bahçelerde vakit geçirilmeye devam edilmesi böcek ve sinek ısırıklarının da sık görülmesi ile sonuçlanabiliyor. Sıklıkla dış ortamda geçirilen zaman içerisinde veya hemen sonrasında kıyafetlerin örtmediği yüz, kol ve bacak gibi vücut bölgelerinde ani gelişen kızarık, ödemli, kaşıntılı ve ortasında ısırık deliğinin izlenebildiği döküntüler geliştiğinde akla sinek ve böcek ısırıkları geliyor. Alerjiye yatkın olan çocuklar başta olmak üzere bazı yetişkinlerde de bu tablo daha şiddetli seyrediyor, su dolu kabarcıklar gelişebiliyor ve hayat kalitesini bozabiliyor. Memorial Bahçelievler Hastanesi Dermatoloji Bölümü’nden Uz. Dr. Didem Kazan, sinek ve böcek ısırıklarında neler yapılabileceği ve ısırıklardan nasıl korunmak gerektiği hakkında detaylı bilgi verdi. 

 

Isırıklara ateş ve bakteriyel enfeksiyonlarda eşlik edebiliyor

 

Mevsime göre değişmekle birlikte özellikle sıcak havalarda sivrisinek, bit, pire, ateş böceği, tırtıl, tahtakurusu ve akar ısırıkları sık görülmektedir. Bu haşeratlar, insan bedenini soktuktan sonra belirli miktarda kan emerler, aynı zamanda kendi tükürük ve salgılarını insan bedenine bırakırlar. Bu salgılara karşı gelişen alerjik yanıt sonucu kızarık, kabarık, kaşıntılı lezyonlar gelişebilir. Aynı zamanda bu aktarım sıtma gibi bulaşıcı hastalıkların da yayılmasına neden olabilir. Bazı zehirli böcekler ve arı sokmalarında bu reaksiyon çok şiddetli olabilmekte, yoğun ödem, ateş, ağrı ve su toplama eşlik edebilmektedir. Özellikle atopik dermatit gibi epidermal deri bariyeri bozuk kişilerde ve çok şiddetli kaşınmaya bağlı lezyonlara ek olarak bakteriyel enfeksiyonlar eklenebilmekte ya da uzun süreli kaşıntı hastalığına (prurigo nodülaris) neden olabilmektedir.

 

Sineklerin yanı sıra tırtıl ve tahtakurusuna da dikkat! 

 

Isırık sonrası gelişen kaşıntılı lezyonların hangi böcek ya da sinek olduğunu belirlemek oldukça güçtür, ancak bazı bulgular ipucu verebilmektedir. Örneğin; tren rayı şeklinde koyu kırmızı noktalar şeklinde gelişen kabarıklıklar tırtıl ısırığı, birbirini takip eden kızarık kabarıklıklar tahtakurusu ısırığında daha sık görülmektedir. Ayrıca kedi, köpek akarları da insan da benzer kaşıntılı lezyonlara neden olabilmektedir.

 

Isırıklardan korunmak için alınabilecek 5 önlem  

  1. Açık alana çıkmadan fesleğen, lavanta, limonotu, okaliptus gibi organik içerikli sinek kovucular kullanılabilir. 
  2. Açık alan kullanımından önce çiçek esanslı başta olmak üzere parfüm ve kolonya kullanımından kaçınılmalıdır. 
  3. Mümkünse uzun kollu bluz ve ince pantolonlar tercih edilmelidir. 
  4. Park ve bahçede otururken mümkünse otların üzerine direk oturulmamalı, sandalye ve örtü kullanılmalıdır. 
  5. Ev, işyeri gibi kapalı ortamlardaki ısırılmalardan korunmak için cibinlik kullanımı ve pencerelere sineklik takılması oldukça etkilidir.  

Tüm bu önlemlere rağmen sinek, böcek ısırığı geliştiğinde yapılabilecekler 5 adımda şu şekilde özetlenebilir; 

  1. Isırılan yer hemen soğuk su ve sabun ile yıkanmalıdır.
  2. Lezyonların tırnak ile kaşınmasından kaçınılmalıdır.
  3. Kızarıklık ve şişlik fazla ise hafif orta etkili kortizon içeren kremler 3-5 gün kullanılabilir.
  4. Fazla sayıda ısırık ve şiddetli kaşıntı var ise kaşıntı azaltıcı antihistaminik haplar doktor kontrolünde içilebilir. 
  5. Isırık yerlerinde koyu leke kalmaması için cilt yenileyici nemlendirici kremler kullanılmalı, lezyonların güneş maruziyeti önlenmelidir. 

Tüm bu tedavilere rağmen şikayetleriniz geçmiyor veya ateş, halsizlik, kas ağrısı gibi semptomlarınız mevcutsa daha erken dönemde ileri tedavi için Dermatoloji uzmanına başvurabilirsiniz.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu